Sayfalar

Bu Blogda Ara

30 Eylül 2014 Salı

Fotoğrafçının Eğitimi Yazar Kolektif

Fotoğraf hakkındaki farklı düşüncelerden canlı ve kendine has yazıların koleksiyonu olan bu kitap yirmibirinci yüzyılda mercek temelli medyalarda çalışanlara cesaret ve kavrayış gücü getirecek. Erken yirminci yüzyılın ustalarından postmodernistlere ve öngörülü gözlemcilere, bu düşünceleri provoke eden kitap, okuyucuya fotoğrafın değişik görünümlerini sunarak, fotoğrafçı olmanın ne anlama geldiğini güçlü ve etkili bir şekilde ifade ediyor. Bu grup içindeki yazar ve fotoğrafçılar: Berenice Abbott, Robert Adams, Diane Arbus, Wendell Berry, Elizabeth Biondi, Henri Cartier-Bresson, Alexsey Brodotovitch, Harry Callahan, Sarah Charlesworth, Charlotte Cotton, Gregory Crewdson, Yolanda Cuomo, Tim Davis, Rachel Dunville, Dave Aggers, Vilém Flusser, Stephen Frailey, Lee Friendlier, Peter Galassi, Helen Gee, Luigi Ghirri, Daile Kaplan, William Klein, Max Kozloff, Ken Light, Vera Lutter, Nathan Lyons, Peter MacGill, Ralp Eugene Meatyard, Susan Meiselas, Lisette Model, Laszlo Moholy Nagy, Vik Muniz, Cyntia Oznick, Brian Palmer, Irving Penn, Robert Pledge, Kerry William Purcell, Alexander Rodchenko, Leo Rubinfien, Shelly Rice, Stephen Shore, Aaron Siskind, Clarissa Sligh, Larry Sultan, Mary Virginia Swanson, John Szarzowski, Gael Towey, Penelope Umbrico, Jeff Wall, Randy West, Minor White, Garry Winogrand Fotoğrafçı olan Charles H. Traub, Görsel Sanatlar Okulunda Fotoğraf, Video ve İlişkili Medya Bölümünde Master Programının başkanlığını yürütüyor. Çalışmaları ülkesinde çok sayıda galeri ve müzede sergilendi ve Fortune, Newsweek, US News & World Report ve Popular Photography dergilerinde yayınlandı. Traub New York'ta yaşıyor. Adam B. Bell New York kökenli bir fotoğrafçı. Masterını 2004'te Görsel Sanatlar Okulu Fotoğraf, Video ve İişkili Medya Bölümünde tamamladı. Çalışmaları geniş ölçüde yayınlandı ve sergilendi. Bell New Yorkta yaşıyor. Steven Heller New York Times Kitap Eleştirisi bölümünde sanat yönetmeni, aynı zamanda Görsel Sanatlar Okulun'da Tasarım ve Yazarlık master programında eş başkan. Yüzden fazla grafik tasarım ve görsel kültür kitabının yazarı ve editörü.

Kıpırdama Çekiyorum

Yazar Aziz Saltık

Bu kitap sualtında geçirilen 20.000 dakikanın ve çekilen 50.000 kare fotoğrafın küçük bir özeti, amacıysa sizlere sualtını benim gözümden gösterebilmek. Sualtı fotoğrafçılığı konusunda kendi tecrübelerimi sizlerle paylaşabilmek, bu büyülü dünyanın ilginç canlılarını tanıtabilmek.

Fotoğraf Okulu 4 : Dijital Kurgu Yazar Michael Freeman Çevirmen İdem Erman

Michael Freeman, gezi, mimari, Asya sanatları ve özel efektler konusunda uzmanlaşmış uluslararası bir fotoğrafçıdır.

Fotoğrafları Time-Life Book, Reader's Digest, Conde Nast Traveller ve GEO'da dahil olmak üzere birçok kitap ve
dergide yayımlanan Michael, 20'den fazla fotoğrafçılık kitabı yazmıştır.

Fotoğraf Okulu 3 : Pozlama Yazar Michael Freeman Çevirmen İdem Erman

Michael Freeman, gezi, mimari, Asya sanatları ve özel efektler konusunda uzmanlaşmış uluslararası bir fotoğrafçıdır.

Fotoğrafları Time-Life Book, Reader's Digest, Conde Nast Traveller ve GEO'da dahil olmak üzere birçok kitap ve dergide yayımlanan Michael, 20'den fazla fotoğrafçılık kitabı yazmıştır.

Görsel Fotoğrafçılık Sözlüğü Yazar David Prakel

Fotoğraf önemli bir kültürel güçtür. Gücünü sanat ve bilimdeki derin köklerinden alır. Bu kitap hem en geniş yelpazede fotoğraf teknikleri, tarzları ve kavramları hakkında açık seçik ve doğru tanımlar vermeyi, hem de fotoğrafçılık tarihine ve arkasındaki kişiliklere bir giriş olmayı amaçlamaktadır. Bu kitap fotoğrafçılıkta en sık kullanılan pek çok terimi içeren bir rehberdir. Akütanstan Zum Objektifine, Albümin Baskıdan Vinyetlenmeye uzanan içeriğiyle, fotoğrafçılıkla ilgilenen herkes için benzersiz bir kaynak olacaktır. Okuyucuya fotoğrafçılık terminolojisiyle ilgili gelişkin bir kavrayış sunmak için her bir terim açıklanmış ve uygun bağlamına yerleştirilmiştir.. Her terimin İngilizce karşılıkları da verilen sözlükte sık kullanılan 250yi aşkın fotoğrafçılık terimi verilmiş ve resimlenmiştir. Otomatik Odaklama, Ters Işık ve Kompozisyon gibi pratik terimlerden, Resimselcilik, Sabbatier Etkisi ve Ton Eşleştirme gibi akım ve tekniklere kadar, kitapta hem modern terminolojiye hem de hâlâ kullanımda olan geleneksel terimlere yer verilmiştir. Ayrıca kitapta dijital çağın ton eşleştirme, renk uzayı gibi fazlasıyla kafa karıştırıcı jargonlarına açıklık getirilmekte ve DPI (inç başına nokta), PPI (inç başına piksel) gibi sıklıkla karıştırılan kavramlar arasındaki farklar açıklanmaktadır. Gobo ve kelebek aydınlatma gibi kavramlar tanımlanarak fotoğraf ışığı ve stüdyo dili aydınlığa kavuşturulmakta, sepya tonlama, ıslak plakalı kolodyumlu işlem ve siyanotip gibi eski tekniklerle ilgili anlaşılır açıklamalar sunulmaktadır. Kitapta, çeşitli fotoğraf makinesi türleri detaylı bir biçimde açıklanmakta ve bunların özel fotoğrafçılıktaki uygulamaları anlatılmaktadır. Kitabın sonuna yerleştirilmiş olan zaman çizelgesi, teknolojik gelişmelerin görüntülerin çoğaltılma ve yayımlanma olanaklarını nasıl arttırdığını göstererek, eskiyle yeni arasındaki bağı canlı tutmaktadır.

Yaratıcı Fotoğrafçılığın Temelleri David Prakel

Yaratıcı Fotoğrafçılığın Temelleri, uygulamalı yaratıcı fotoğrafçılığın heyecan verici dünyasına kapsamlı bir giriş sunuyor. Kitabın yapısı okuyucuyu fotoğrafçılığın teorik temellerinden yola çıkarak her zaman teknik yönlerin anlamlı bir biçimde nasıl kullanacağını açıklamak suretiyle - bir brief'in profesyonel ve pratik açıdan tamamlanmasına kadar götürüyor. Kitap sadece kendini ifade amacıyla yaratılan fotoğraflarla değil; kullanılmak üzere yaratılan fotoğrafla da ilgileniyor.

Yaratıcı fotoğrafçılığın Temelleri, yaratıcı görüntü endüstrilerindeki profesyonel işlere eşsiz bir bakış sunuyor. Endüstride iş arayan; objektife dayalı görsel sanatlar bölümleri veya diğer eğitim programlarında okuyan, eğitmenlik yapanlar için ideal bir başlangıç kitabı. Farklı yollarla bu endüstriye girenler de bu kitabın faydalı bilgilerle dolu olduğunu görecekler.


Instaİstanbul Mustafa Seven

Yayıncı İnkılap  ( 06 / 2014 ) ISBN 9789751034052  |  11.5 X 16.5 cm  |  Türkçe  |  128 Sayfa    |  Türler Fotoğraf  |  Şehir Tarihi / İstanbul

İstanbul, kendisine ve duvarları arasında olup bitenlere tanıklık etmem için bana fırsatlar yaratır. Bunun için ona her defasında minnettar olurum. Boğaziçi, Tarihi Yarımada, vapurlar, birbirini kesen binlerce sokak, yalılar, köprüler, martılar, seyyar satıcılar, balıkçılar, sokak sanatçıları... Fotoğraflarımda gördüğünüz hikâyeleri onlardan öğrenmişimdir. Ne şanslıyım ki şehrin neresine gidersem gideyim ya ben onları arar bulurum ya da onlar karşıma çıkar.
İstanbul’un hiçbir köşesi hikâyesiz değildir.


Fotoğraflarım




Fotoğraflarım



Kitap Fotoğrafın Serüveni (Osmanlı'dan Cumhuriyet'e Stüdyoların Işığında) Gülderen Bölük

Türkiye'de fotoğrafın serüveni stüdyolarla başlar ve yıllarca onlarla devam eder. Henüz şimdiki gibi branşlaşmanın olmadığı ilk dönemlerde stüdyolarda veya o günün deyişiyle fotoğrafhanelerde sadece portre fotoğrafları çekilmiyor, manzara, belgesel ya da haber gibi pek çok alanda da fotoğraf üretiliyordu. Bu bağlamda, bizim topraklarımızdaki stüdyoların tarihi aslında fotoğrafçılığımızın da tarihi.

Fotoğraf sanatçısı ve araştırmacı Gülderen Bölük, yıllardır Osmanlı ve Cumhuriyet'in ilk yıllarına ait dergi, gazete, kitap, müzayede katalogları ve orijinal fotoğraflardan özveriyle oluşturduğu koleksiyonundan görsel malzemeleri ortaya koymuş. Ait oldukları dönemlerin ruhunu yansıtan bu karakteristik malzemeler, sadece görsel sanatların bir dalıyla değil modernleşen bir toplumun seyriyle de ilgili veriler sunuyor. Fotoğrafın Serüveni, Türkiye'de sosyal bir olay haline dönüşen fotoğrafçılığın tarihine dair rahatlıkla ve keyifle takip edilecek bir perspektif.

Tanıtım Bülteninden

Scott Kelby Dijital Fotoğrafçının El Kitabı Seti (4 Kitap)

  • 4 Cilt Öğretici Set
  • Profesyonel Düğün, Manzara, Portre Çekimi
  • Fotoğraf Çekmenin İpuçları
  • Yaratıcı Teknikler
  • Daha Net Fotoğraf Çekmenin Yolları
  • Kuşe Kağıdına Baskı
  • 16 x 24cm Ebatlarında
  • Toplamda 921 Sayfa (218+226+242+235)
  •              Dijital Fotoğrafçının El Kitabı 1 İçeriği :

    Olay yaratan, best-seller olan ve ödüller kazanan Dijital Fotoğrafçılar İçin Photoshop kitabının yazarı, "sayısal karanlık odayı" sonsuza kadar değiştiren adam, Scott Kelby, şimdi de dijital fotoğrafçılığın en önemli unsuruna el atıyor: günümüzün en iyi profesyonel dijital fotoğrafçılarının kullandığı hileleri kullanarak profesyonelce kareler nasıl çekilir (aslında sandığınızdan daha kolaydır).

    • Net fotoğrafçılar için profesyonel ipuçları
    • Çiçekleri profesyonelce çekin
    • Profesyonel kalitede düğün fotoğrafları
    • Profesyoneller gibi manzara çekmek
    • Profesyoneller gibi spor fotoğrafçılığı
    • Profesyonelce portre fotoğrafçılığı
    • Sorunları profesyonelce atlatmak
    • Dijital ortamın profesyonel kullanımı
    • Profesyonel baskı ve işe yarar diğer şeyler
    • Profesyonel seyahat ve şehir hayatı fotoğrafları


      Dijital Fotoğrafçının El Kitabı 2 İçeriği :


      Olay yaratan, best-seller olan Dijital Fotoğrafçının El Kitabı'nın yazarı Scott Kelby,1.cildin kaldığı yerden devam eden yepyeni bir kitapla geri döndü. Bu kitap 'Hmm, demek ki böyle yapıyorlar' söyleminden daha fazlasını sunuyor. Günümüz diline uygun, doğrudan konuya odaklı, teknolojik sıkıcılıktan uzak anlatımı sayesinde bu kitabın 1. cildi, dünyanın en çok satan dijital fotoğrafçılık kitabı oldu.

      Scott bu kitabın parlak önerisini nasıl açıklıyor: 'Diyelim ki sizinle beraber bi çekime gittik ve bana 'Flaş kullandığımda, resmini çektiğim kişinin arkasındaki fon siyah oluyor. Bunu nasıl düzeltebilirim? 'diye sordunuz. Size flaş oranları ya da flaş senkronizasyonu ve arka perde senkronizasyonu hakkında ders vermem. Bunun yerine sadece 'Deklanşör hızını saniyenin 1/60'ına düşür. İşe yarayacak.' derim. İşte bu kitap da tamamen böyle: Sizinle çekime çıkacağız ve sorularınızı yanıtlayacağım, size önerilerde bulunacağım ve benim bildiğim sırları ayni bir dostla da yapacağım gibi sizinle paylaşacağım - bütün o teknik açıklamaları ve fotoğrafçılık jargonunu kullanmaksızın.'

      Her sayfada fotoğrafçılığınızı ileri götürecek sadece bir tek kavram işleniyor. Her sayfayı çevirdiğinizde işlerinizi bas-çek fotoğraflardan galerilere asılacak baskılara dönüştürecek olan profesyonel başka bir ayarı, aracı ya da hileyi öğreneceksiniz. 'Kabul edilebilir'görünen kareler çekmekten ve fotoğraf dergilerine bakarak, 'Neden benim fotoğraflarım da böyle durmuyor? ' diye düşünmekten bıktıysanız, bu kitap tam size göre.

      Bu, kafa karıştırıcı jargon ve ayrıntılı kavramlar içeren, teorik bir kitap değil. Bu kitap hangi düğmeye basılacağına, hangi ayarın ne zaman kullanılacağına dair bir eser. En sıkı korunan yaklaşık 200 kadar 'hile' ile çekimlerinizi büyük ölçüde daha iyi görünümlü, daha net, daha renkli ve daha profesyonel hale getirecek. 
    www.fotografium.com
  • Fotoğraflarım

    Sony Alpha A6000 Teknik Özellikler

    • 24.3MP APS-C Exmor APS HD CMOS Sensör 
    • BIONZ X Görüntü İşlemcisi  
    • Tru-Finder 0.39" 1.440k-Nokta OLED Vizör
    • 3.0" 921k-Nokta Xtra Fine LCD 
    • 24/60 fps Full HD 1080i / p AVCHD Video 
    • Dahili NFC ile Wi-Fi Bağlantısı 
    • Hızlı Hibrit AF & 179 Nokta Algılamalı
    • 11 fps Seri Çekim Hızı
    • ISO 25600 
    • Multi-Interface hot Shoe ve Dahili Flaş 

    FOTOĞRAFLARIM


    24 Eylül 2014 Çarşamba

    Asus Zenfone 5 (T00J)

    Asus'un yeni orta seviye Android telefon modeli test merkezimizde.


    Asus'un Intel işlemcilere sahip Zenfone telefon ailesi, akıllı telefon pazarında son dönemin dikkat çekici isimleri arasında gösteriliyor. Daha önce, bu serinin 6 inç ekrana sahip olan modelini incelemiştik. Şimdi ise, daha ufak boyutlarda ve daha uygun fiyat etiketi bulunan Zenfone 5'i inceliyoruz.
    Asus Zenfone 5'in siyah, beyaz, kırmızı, altın sarısı ve mor gibi renk seçenekleri bulunuyor. Bizim incelediğimiz modelin rengi ise siyah ve telefonu elinize aldığınızda, ona alışmanız uzun sürmüyor. 5 inç ekranı bulunan telefon, öncelikle "Tek elle kullanılabilir mi?" sorusunun yanıtını veriyor. Evet, Zenfone 5'i tek elle rahatlıkla kullanabiliyorsunuz. Bunu sağlayan birçok unsur var çünkü.

    Bu unsurlardan bir tanesini, elinizi rahatsız etmeyen tasarım hatları olarak gösterebiliriz. Mat bir plastik malzeme kullanılarak hazırlanan arka kapak ve beraberinde yanları saran çerçeve tasarımı, kolay kolay terlemelere yol açmıyor. Köşelerin de oval olarak tasarlanması, batma hissiyatını ortadan kaldırıyor.
    Tek elle kullanımı kolaylaştıran bir diğer unsur da sağ yan tarafta konumlandırılan fiziksel tuşlar. Uyku - güç tuşu ve ses tuşlarını sağ yan tarafta görüyoruz ve böylelikle baş parmağımızla kontrol edebiliyoruz.
    Telefonun genel olarak şık ve kullanışlı bir tasarımı var. Ön tarafta 5 inç değerdeki ekranın yanlarını çevreleyen çerçeve tasarımı ve alt tarafta, ekranın altına konumlandırılan Android kısayol tuşları,hem çok yer kaplamıyor hem de kullanılabilirlik düzeyini artırıyor.Zenfone 5'in arka kapağı çıkarılabiliyor. Ancak arka kapağın çıkarılabilir olması, bataryayı da çıkarabileceğiniz anlamına gelmiyor. 2110mAh değerdeki bataryayı çıkaramıyorsunuz. Kapağı açınca 64GB'a kadar destek veren microSD kart girişini ve sim kart girişini görüyoruz. Bu telefonun çift sim kart destekleyen versiyonu da bulunuyor.
    Yine telefonun arka kısmında en çok dikkat çeken detay, tabii ki kamera oluyor. 8MP değerdeki ana kamera, flash ışığıyla destekleniyor. Alt tarafta da Intel logosu ve hoparlör çıkışını görüyoruz.
    Göze hoş gelen 5 inç ekran
    Asus, Zenfone 5'te hem güzel görüntü sunan hem de dayanıklı bir ekranla karşımızda. 5 inç ekran, 720x1280 çözünürlük sunuyor. 294ppi değerinde ve bir IPS ekran. Bu sayede doygun ve net görüntüler elde edebiliyoruz. Ekrana farklı açılarda, yoğun ışık altında baktığınızda dahi kalitede büyük bir kayıp yaşamıyorsunuz.
    Ekranın sağlamlık tarafını ise, Corning'in Gorilla Glass 3 teknolojisi oluşturuyor. Böylelikle çizilme ve hafif darbelere karşı dayanıklı bir ekrana sahip oluyorsunuz. Görüntü kalitesi başarılı ve ekranı da sağlam dedik. Bunlara bir de akıcılık ve dokunuşlara verilen tepkileri ekleyelim. Zenfone 5'in ekranı adeta yağ gibi akıyor. En ufak dokunuşlara dahi pürüzsüz cevaplar alabiliyorsunuz. Birçok yeni telefonda yer verilen eldivenle kullanma hassasiyeti bu telefonda da yer alıyor ve tatmin edici bir performansa sahip.

    www.teknokulis.com

    23 Eylül 2014 Salı

    FOTOĞRAFLARIM



    Samsung Galaxy S5 (SM-G900FQ) İncelemesi

    Samsung'un parmak izi okuyuculu, suya ve toza karşı dayanıklı yeni amiral gemisi test merkezimizde.

    2014 yılının en iddialı Android modellerinden bir tanesi olan Samsung Galaxy S5, test merkezimizin yeni konuğu oluyor. Özellikle Galaxy S3 ile popülaritesini artırmaya başlayan Samsung, geçtiğimiz sene çıkardığı S4 ve Note 3 gibi modelleriyle de milyonlar satmıştı. S5 ise, artırılmış performansı ve anahtar elementler olarak gösterebileceğimiz özellikleriyle ön plana çıkıyor. Tabii ki suya ve toza karşı dayanıklı olması ve parmak izi okuyucu sensöründen söz ediyorum. Samsung, bu unsurları bir araya getirerek hem iOS, hem de Android tarafındaki rakiplerine cevap veriyor.
    Tasarım
    Samsung, Galaxy S5'te de Galaxy S serisinin genel hatlarıyla çizgisini korumayı tercih ediyor. Cihazı Galaxy S4 ile yan yana getirdiğinizde aralarında pek de farkın olmadığını görüyorsunuz. Ekranın büyümesi sebebiyle boyutlarda ufak tefek değişiklikler söz konusu tabii ki. 8.1mm kalınlığındaki telefon, 145 gram ağırlığında.

    Telefonun on kısmında görsel anlamda önemli bir fark bulunmuyor. Arka kısımda ise, yine plastik malzemenin kullanıldığı çıkarılabilir bir kapak var. Bu kapak, rahat kullanım için iyi düşünülmüş diyebiliriz. Kaygan olmadığı gibi kolay kolay terlemelere de sebebiyet vermiyor. Arka kısımda dikkat çekici bir diğer detay ise, kameranın altındaki flash ışığının yanında yer alan sensör. Bu sensöre parmağınızı getirdiğinizde kalp ritminiz hakkında bilgiler öğrenebiliyorsunuz.
    Cihazı kenarlardan saran metal çerçevesi, hafif dışa çıkık olarak tasarlanmış. Ekran da içeride kalmış. Böylelikle olası düşmelerde ekranın daha az zarar görmesi söz konusu.
    Galaxy S5 ile S4'ü mukayese ettiğimizde dikkat çeken bir diğer görsel farklılık ise, alt kısımda yer alan şarj girişi. Samsung, bu girişi bir kapakla kapatmayı uygun görmüş. Ayrıca veri aktarımı ve şarj için bu kez microUSB 3.0 teknolojisinden yararlanıyor. Samsung, Note 3'te de USB 3.0'a yer vermişti. Bu sayede cihazı daha hızlı şarj edebiliyor ve veri aktarımı gerçekleştirebiliyorsunuz.
    Suya ve toza karşı dayanıklı
    Galaxy S5, suya ve toza karşı dayanıklı bir telefon. IP67 sertifikasına sahip olan telefon, 1 metre derinlikte 30 dakika boyunca çalışabiliyor. Tabii arka kapağının ve şarj girişinin tamamen kapalı olması koşuluyla. Zaten kapakları tam olarak kapatmazsanız ara ara ekranda kapakların açık olduğuna dair uyarı mesajları görebiliyorsunuz. Tabii Samsung'un hem suya dayanıklı olup hem de arka kapağının açılabilir, bataryasının çıkarılabilir olması, birçok kullanıcı içi avantaj olarak da görülebilir dezavantaj olarak da. Suya karşı güçlü olsa da Galaxy S5'i suya sokmamanızı tavsiye ediyoruz. En ufak bir damla sızıntı bile sizi zor durumda bırakabilir.
    Arka kapağını açtığımızda...
    Çıkarılabilir 2800mAh batarya ile karşılaşıyoruz. Hemen yanında da üst üste olmak üzere microSim kart girişi ve microSD kart girişlerine yer veriliyor. Galaxy S5, 16 ve 32GB'lık versiyonlar olarak satılıyor. İncelediğimiz model ise, 16GB'lık. İstenirse ek hafıza kartıyla hafızayı artırmak mümkün. 16GB'lık telefonun size verdiği kullanım alanı ise, yaklaşık 11.7GB.
    Ekran büyüdü
    Galaxy S5, beklentilerin aksine 5.1 inç değerde bir ekranla karşımıza çıktı. Ortaya atılan söylenti iddialar ve birçok analistin düşüncesi, 5.2 ve üzeri yönündeydi, ancak Samsung, 5.1'de karar kıldı. 1080p çözünürlük sunan bu ekran, 432 ppi değerinde ve üzerinde de Corning'in Gorilla Glass 3 teknolojisi bulunuyor. Sağlamlık hissiyatı için önemli bir hamle bu. Ve evet, Galaxy S5'te Super Amoled ekran kullanıyoruz.
    Ekranın dokunmalara verdiği tepki gayet yüksek. En ufak dokunuşlarla saniyeler içinde birçok işlem gerçekleştirebilirsiniz. Ek olarak, ayarlar kısmına giderek dokunmatik hassasiyeti artırma şansınız da var. Tepkilerin yanında ekranın sunduğu görüntü kalitesi de başarılı. Farklı açılardan bakıldığında kalite kaybı yok denecek kadar az. Yoğun güneş ışığında da kullanımınızı sürdürebiliyorsunuz. Ancak bazen ufak bir sıkıntıyla karşılaşabilirsiniz.
    Galaxy S5, ısınan bir telefon değil. Ancak bazen oyun oynamak, 3G bağlantısıyla bir süre internette gezinmek, telefonu biraz da olsa ısıtıyor. İşte böyle durumlarda birkaç kez ekranın kısa süreliğine de olsa sarardığını fark ettim. Tabii kısa süre sonra düzeliyor. Forumlarda yapılan yorumlarda, bazı kullanıcılar da Amoled ekranlı telefonlarında (Galaxy S3, Note 2 gibi) bu durumla karşılaştıklarından söz etmişler.
    Parmak izi okuyucusu geldi
    Suya ve toza karşı dayanıklık özelliği gibi parmak izi okuyucu sensör özelliği de geçtiğimiz yıl dikkat çeken bir unsurdu. Samsung, bu yeni modelinde ikisine de yer vererek hem kullanım kalitesini artırmayı, hem de daha fazla kullanıcıyı kendi tarafına çekme düşüncesinde. Peki bu okuyucu sensör iyi çalışıyor mu?
    Öncelikle, Galaxy S5'teki parmak izi okuyucu sensörün iPhone 5s'inkinden farklı olduğunu, HTC'nin One Max'inde kullandığı sensöre göre de daha başarılı çalıştığını söyleyebiliriz. Görsel olarak pek fark yok belki, ancak ön alt kısımda yer alan home tuşu, artık bir parmak izi okuyucuya da sahip. Samsung, bu okuyucuda 3 farklı parmak izini kaydetmenize imkan tanıyor. Parmağınızı hafifçe üstten aşağıya doğru kaydırarak kilidi kaldırabiliyorsunuz. Başarısız olursanız da ekranda uyarılar alıyorsunuz. Birkaç kez denemenize rağmen başarılı olamazsanız da sizden kendi belirlediğiniz şifreyle kilidi kaldırmanız isteniyor.

    Parmak izi okuyucu sensörü arada sıkıntı çıkarsa da genel olarak başarılı bulduğumu söyleyebilirim. Sadece telefonun kilidinin açılıp kapanması için değil, aynı zamanda internetten güvenli alışveriş için de sıklıkla başvurabileceğiniz bir araç bu. Hatta ilk adım olarak güvenli para transfer sistemi PayPal ile bir anlaşma sağlandı. İnternetteki birçok alışveriş sitesinin PayPal ile anlaşması bulunuyor ve böylelikle tek dokunuşla kredi kartı ve üyelik bilgilerine gerek kalmadan alışverişler yapabilirsiniz.
    Yine telefonunuz kilit ekranındayken, kilidi kaldırmadan müzik değiştirebilir, acil aramalar gerçekleştirebilir veya fotoğraflar çekebilirsiniz. Hızlı kullanım için hoşunuza gidecektir.
    Samsung, parmak izleriniz ve diğer özel bilgilerinizi almadığını, özel bir şifrelemeyle bu bilgilerin saklandığını da söylüyor.
    KitKat
    Galaxy S5, Android 4.4.2 KitKat ile karşımıza geliyor. Samsung'un kullandığı TouchWiz arayüzü biraz daha geliştirilmiş ve daha kullanılabilir olmuş diyebiliriz. Menüler arası geçişler, uygulama çalıştırma performansı, tarayıcı performansı ve oyun performansı gayet başarılı. Bunun ardında yazılımsal olduğu kadar teknik detayların da payı büyük. Telefonda Snapdragon 801 çipseti bulunuyor. Biraz açarsak, 2.5GHz değerde 4 çekirdekli Krait 400 işlemci, 2GB RAM ve Adreno 330GPU'suna sahip. Bu detaylar da Galaxy S5'i en yüksek performanslı telefonlardan bir tanesi yapıyor. Kullandığımız telefonun model numarası: SM-G900FQ.
    4K video
    İşte bir diğer dikkat çekici özellik daha. 4K video henüz çok yeni. Ne yayın, ne de yayın yapacak televizyonlar yaygın değil. Ülkemizi göz önüne alırsak, HD yayın yapan televizyon kanalları sayılı ve birçok insan hala VCD ve DVD videolarla vakit geçiriyor. Blu-Ray'in bile yeni yeni yaygınlaştığını söyleyebiliriz. Hal böyleyken 4K video birçok kullanıcı için gereksiz görünüyor belki, ama teknoloji meraklılarını heyecanlandırdığı da bir gerçek.
    4K video çekme özeliği aslında Snapdragon'un 800 serisinde bulunuyordu, ancak kapalı bir özellik olduğu için kullanımına izin verilmemişti. Galaxy S5'te kullanılan Snapdragon 801 çipseti ise, bir nevi 800'ün biraz daha geliştirilmiş versiyonu.
    Peki 4K video kalitesi nasıl?
    Aslına bakarsanız her zaman 4K video izleyecek bir araç bulabilmeniz pek de mümkün değil. Snapdragon 801'in de 4K için yolun başında olduğunu söylersek yanılmayız herhalde. Çektiğimiz birkaç örnek videoyu izlediğimizde görüntüde sanki upscale, yani orijinal görüntünün çözünürlüğünün sonradan artırıldığı hissine kapıldık. Biraz bulanıktı doğrusu. Ancak tekrar etmekte fayda var. Hem çektiğiniz videonun depolanması hem de izleme imkanlarını göz önüne aldığımızda şu an 4K için gerçekten erken.
    Kamera kalitesi
    Telefonun arka kısmında ışığıyla beraber 16MP kamera, ön kısımda da 2MP kamera yer alıyor. İki kamera da 1080p video çekimlerine olanak tanıyor. Arka kamera, 4K video çekerken 30FPS, 1080p video çekerken de 60FPS değerinde işlem yapıyor. İki kameranın da gün ışığında başarılı olduğunu söyleyebilirim. Gece çekimlerinde ise, ışık seviyesine göre normal olarak kalitede düşüşler gözlenebiliyor. Çektiğiniz fotoğraflara çeşitli filtreler uygulama, yine çektikten sonra fotoğraflarda belirli noktaların netlemesini yeniden yapma gibi imkanlarınız bulunuyor. Arka kamerada dikkat çekici bir diğer taraf da seçilebilir odaklama özelliği. Ekranda istediğiniz yere dokunarak hızlıca odaklama yapabiliyorsunuz.
    Kalbinizi dinleyin: S Health 3.0
    Galaxy S5'te yer alan bir sensör, sizin kalp hızınızı ölçüyor. Firmanın belirttiğine göre Kalp Hızı Ölçer adındaki bu özellik, akıllı telefonlarda bir ilk. Parmağınızı arka tarafta, kameranın altında bulunan yere bastırıyor ve bir süre bekledikten sonra sonuçları alıyorsunuz. Zaten parmak basmanız gereken nokta da o esnada kırmızı ışıkla kendini belli ediyor. Tabii isterseniz bu telefonu Gear Fit bileklik veya Gear 2 saatinizle de kullanabilirsiniz. Böylelikle attığınız adımlar, yakabileceğiniz kalori oranları gibi konular hakkında daha fazla bilgi sahibi olabilirsiniz. Bu verilere sadece S5'i kullanarak da erişebiiyorsunuz, ancak %100 sağlıklı sonuçlar verdiğini söylemek zor olur. Elinizle sallasanız bile ölçüm yapabiliyor çünkü.

    Ses kalitesi
    Görüntü kalitesi olduğu kadar ses kalitesine de her geçen gün biraz daha fazla önem veriliyor. Bazı firmaların bu konular üzerine özel çalışmaları bile bulunuyor. Samsung da bu konuda gelişimini sürdüren markalardan. Galaxy S5'in arka kısmında yer alan hoparlörü, yeterli diyebileceğimiz düzeyde bir ses veriyor. Yüksek sesli ortamlarda yaptığınız video kayıtlarında da eski Samsung modellerine nazaran daha iyi sonuçlar elde edebiliyorsunuz. Yine de Samsung'un biraz daha yol gitmesi gerekiyor.
    İndirme Güçlendiricisi
    Galaxy S5'te microUSB 3.0, GPRS, Wi-Fi Direct, 3G, Bluetooth 4.0, NFC gibi bağlantı özellikleri bulunuyor. İsterseniz Screen Mirroring özelliğini açarak görüntü paylaşımında da bulunabiliyorsunuz. Bunların yanında bir de İndirme Güçlendiricisi seçeneği bulunuyor. Aynı anda hem şebeke bağlantısı hem de Wi-Fi bağlantınızı açarak indirme hızına olumlu katkılar sağlayabiliyorsunuz.
    Ultra Güç Tasarrufu
    2800 mAh değerinde çıkarılabilir bir bataryası bulunan ürün, tek şarj ile 1 günün üzerinde kullanım ömrü sunuyor. Cihazı kullandığım 1 haftayı aşkın süreçte 2. günün sonunu gördüğüm bile oldu. Tabii Samsung'un bir de "Ultra Güç Tasarruf" modu bulunuyor. Bu modu aktifleştirdiğinizde ekran gri tonlara bürünüyor ve tüm uygulamalar devre dışı kalıyor. Yalnızca telefon etme, mesaj gönderme, internet ve sizin belirleyeceğiniz birkaç uygulamayı kullanabiliyorsunuz. Böylelikle şarj seviyeniz az iken kullanım ömrünü maksimum seviyeye çıkarabiliyorsunuz.
    Sonuç olarak Galaxy S5, bu yılın en performanslı telefonlarından bir tanesi. Parmak izi okuyucusu, suya ve toza karşı dayanıklı olması sebebiyle birçok kullanıcıyı çekebilecek potansiyele sahip. Ultra HD video çekebiliyor olması onu pek de özel kılacak gibi görünmüyor, çünkü bu teknoloji daha çok başlarda. Parmak izi okuyucu sensörü ise, özellikle internet üzerinden yapacağınız güvenli alışverişleriniz için kolaylık sunabilir. Telefonun yüksek performans konusunda bir sorunu bulunmazken özellikle tasarım konusunda takıntılı kullanıcıları tatmin etmeyebilir. Çünkü birkaç ufak değişiklik dışında S4'ten tasarımsal olarak hiçbir farkı bulunmuyor. Yine de şu an rakiplerine baktığımızda, 2199TL (16GB) ve 2299TL (32GB) fiyat etiketleriyle alınabilir bir amiral gemisi olarak görünüyor.
    www.teknokulis.com

    Samsung Galaxy K Zoom İncelemesi

    Samsung'un yeni kamera telefonu test merkezimizde.

    Günümüz akıllı telefonlarında kamera, en dikkat çekici özelliklerden bir tanesi. Hergün milyonlarca kullanıcı telefonlarıyla fotoğraflar çekiyor, Facebook ve Instagram gibi sosyal paylaşım platformlarında paylaşıyor. Yakın bir zamana kadar ana kamera olarak nitelendirilen arka kameraların önemi büyükken, günümüzde artık ön kamera, yani selfie öz çekim kameraların da önemi büyük. Dolayısıyla kullanıcılar, bir telefon satın alırken bu özellikleri de göz önüne alarak karar veriyor. Bazı kullanıcılar ise, kamera özelliklerine fazlasıyla düşkün, ki bazı firmalar da yalnızca "kamera" tarafını ön plana çıkaran ve "kamera telefon" olarak anılan ürünlerle boy gösteriyor. Nokia'nın Lumia 1020 ve Samsung'un Galaxy S4 Zoom'unu bunlara örnek olarak verebiliriz. Bu incelememizdeki konuğumuz ise, Samsung'un yeni kamera telefonu Galaxy K Zoom oluyor.

    Galaxy K Zoom, Samsung'un bir süre önce satışa sunduğu yeni kamera telefonu. Android işletim sistemiyle çalışan ve önden bakıldığında Galaxy S5'i andıran bir tasarımı bulunan ürün, asıl tasarım farklılığını arka tarafıyla gösteriyor. Tabii ki hemen Galaxy S4 Zoom, yani bir önceki modelle ufak bir kıyaslama yapıyor ve aradaki tasarımsal farklılıkları anlıyoruz.
    Galaxy S4 Zoom ile Galaxy K Zoom'un karşılaştırma tablosuna incelemenin son sayfasında ulaşabilirsiniz.Galaxy S4 Zoom'un arka kısmı, dijital bir fotoğraf makinesinden neredeyse farksızdı. Telefonun kamerası gelişmiş olsa da bu tasarım tipi özellikle tel elle kullanımı ve telefonu cebinizde taşımanızı fazlasıyla zorlaştırıyordu. Galaxy K Zoom ise, S4 Zoom'a kıyasla daha kullanılabilir, düz bir tasarıma sahip. Arka kısmında 20.7MP değerde 10x optik zoom da sunan kamerası ve Xenon flash ışığı yer alıyor. Cihazı cepte taşıması ve tek elle tutulması daha kolay. Arka kapağın mat tasarlanması kaymaları engelliyor ve arka kapağı açıp pili, sim kartı söküp takabiliyorsunuz. Ancak...
    Yine de Galaxy K Zoom'un tasarımı bazen tek elle kullanıma uygun değil. Mesela Xenon flash ışığını göz önüne alalım. Özellikle düşük ışıklı ortamlarda çok güzel sonuçlar veren bu ışığı istemeden de olsa elinizle kapatıyorsunuz. Çünkü telefonu kavramanız gerek ve ışık da bu kavradığınız alanın içinde kalıyor.
    Ön tarafa baktığımızda ise, Galaxy S5'e benzer bir tasarımının var. Ön alt tarafta fiziksel olarak hazırlanan Home tuşu dikkat çekiyor. Üst tarafta da 2MP değerde ön kamerası var ve telefonun 4.8 inç değerdeki ekranı, darbelere karşı Corning'in Gorilla Glass 3 teknolojisiyle korunuyor.
    Gelelim ağırlık ve kalınlık oranlarına. 16.6mm kalınlık oranı bulunan cihaz, 200 gram ağırlığında. S4 Zoom ile mukayese edildiğinde tasarımının daha iyi olduğunu, az da olsa daha hafif olduğunu söyleyebiliriz.
    Teknik detaylar
    Ürünün 4.8 inç değerdeki ekranı, Super Amoled teknolojisiyle inşa edilmiş. 720x1280 çözünürlük sunuyor olması, bir eksi olarak görülmemeli. Aksine, daha az enerji tüketeceği için siz de daha fazla fotoğraf ve video çekebiliyorsunuz. Ekranın dokunuşlara verdiği tepkiler başarılı ve akıcı bir deneyim var.
    Samsung, bu kamera telefonunda Exynos 5260 çipsetine yer vermiş. 4 çekirdekli 1.3GHz değerde Cortex A7 ve çift çekirdekli 1.7GHz değerde Cortex A15 olmak üzere toplamda 6 çekirdekli bir işlemciye, Mali-T624 GPU'suna ve 2GB RAM değerine sahip. Tüm bu değerler, S4 Zoom ile kıyaslandığında daha yüksek. Galaxy K Zoom'un dahili depolama miktarı ise yine 8GB. Haliyle bir microSD karta ihtiyacınız var ve cihazın 64GB'a kadar microSD kart desteği de bulunuyor.
    AnTuTu testinde 32 binin üzerinde puan elde eden ürün, oyun ve uygulama çalıştırma konusunda da sizi yarı yolda bırakmıyor. Temple Run 2 ve Modern Combat 4 gibi 3 boyutlu oyunları rahatlıkla oynayabiliyorsunuz. İşletim sistemi olarak da Android 4.4.2 KitKat mevcut. Arayüzü de yine Samsung'un bilinen güncel TouchWiz arayüzü.
    20.7MP kameranın marifetleri
    Eğer bu telefonu alıyorsanız, öncelikli amaçlarınız fotoğraf ve videolar çekmektir. Dolayısıyla kameraları önemsiyorsunuzdur. Bu telefonda da en dikkat çekici özellik, 20.7MP değerde ana kamera. BSI CMOS sensör, Xenon flash ışığı, 10X optik zoom'u, yazılımsal olarak çeşitli filtre ve düzenleme desteği bulunan bu kamera için an itibarıyla en başarılı mobil kameralardan bir tanesi olduğunu söyleyebiliriz.

    Telefonun ekranına dokunduğunuzda, çekmek istediğiniz alan üzerinde rahatlıkla netleme yapabiliyorsunuz. Panorama, HDR, sanal tur, arka kameradan yararlanabileceğiniz selfie gibi birçok mod bulunuyor. Hem arka kamera hem de öndeki 2MP değerdeki kamerayla 1080p video kayıtları gerçekleştirebiliyorsunuz.

    Peki kalite nasıl?
    Galaxy K Zoom ile hem gece hem de gündüz, farklı alanlarda çekimler gerçekleştirdik. Söyleyebileceğimiz şey, ürünün "kamera telefon" unvanını hak ettiği. Özellikle ışığın doygun olduğu ortamlarda net fotoğraflar ve videolar elde edebiliyorsunuz. Akşam çekimlerinde de birçok telefona kıyasla başarılı bir tablo var. Telefonu test ettiğimiz mekanlar arasında bir konser mekanı da vardı ve ani ışık değişimlerine rağmen, zoom yaparak başarılı diyebileceğimiz videolar elde ettik.
    Telefonda 10x değerde optik zoom bulunuyor, ayrıca detay kayıplarını da göze alırsanız 20x zoom seviyesine kadar gidebiliyorsunuz. Galaxy K Zoom'un optik zoom özelliği özellikle uzak mesafeleri yakına getirmesi ve getirirken de netliği olabildiğince koruyabildiği için önemli. Ha şunu da ekleyelim, eğer video kayıt sırasında zoom yapıyorsanız, her yaptığınız zoom'da görüntü ufak da olsa duraksıyor ve ses kayıt düzeyinde düşüşler fark ediliyor.
    Samsung Galaxy K Zoom'un video çekim kalitesi
    Ayrıca ses kayıt kalitesi de önemli. Yine önceki Samsung modelleriyle kıyasladığımızda, Galaxy K Zoom'un yüksek sesli ortamlarda iyi diyebileceğimiz bir performansı bulunuyor. Zaman zaman seslerde patlamalar oluyor belki, ancak müzik ve vokali ayrı ayrı, anlaşılır bir şekilde kaydedebiliyorsunuz. Bu da Galaxy K Zoom'u konserlerde yanınızda ekstra bir kamera ihtiyaç duymadan taşıyabileceğiniz anlamına geliyor.
    Gelelim ön kameraya. Samsung, arka kamerada geliştirmeler yaptığı gibi ön kamerayı da geliştirdi. Bu kez 1080p çekim yapabilen 2MP değerde ön kamera var. Bu kamera sayesinde hem internet üzerinden görüntülü görüşme yapabiliyor, hem de selfie, öz çekim fotoğraflar çekebiliyorsunuz. Telefon, ön kamerayla çektiğiniz fotoğraflar için de çeşitli düzenleme seçeneklerini size sunuyor.

    Telefonda, çıkarılabilir 2430 mAh değerde batarya mevcut. Bu batarya size bir günlük kullanım için yeterli oluyor. Kullanım ömrünü artırmak için tasarruf, hatta ultra güç tasarruf modunu aktif edebilirsiniz. Böylelikle kullanmadığınız uygulamalar tamamen kapanıyor ve batarya süresini en verimli şekilde kullanabiliyorsunuz.
    Son sözlere gelecek olursak Samsung, S4 Zoom'a kıyasla daha iyi bir kamera telefonla karşımıza çıkıyor ve "kamera telefon" unvanının hakkını veriyor. Galaxy K Zoom, sade tasarımı ve başarılı kamerasıyla dikkat çekiyor. Biraz daha ince ve hafif olsaydı, çok daha iyi olabilirdi.

    www.teknokulis.com

    Fotoğraflarım




    21 Eylül 2014 Pazar

    Sony Xperia Z1 Compact

    Sony Xperia Z1 Compact
    Sony’nin yeni canavarı Z3 Compact’ın öncesinde 6 Ocak 2014’te CES’te çıkardığı,Xperia Z1 ile tüm özellikleri aynı olan ilk Compact telefonu.
    Oyun ve 3D Grafik
    Telefonun en önemli avantajlarından biri ise 3D grafik performansı.Şuanda piyasada Adreno 330 grafik birimini barındıran telefonlarda ekranın 1080p veya 2k oluduğunu görüyoruz ama Sony Xperia Z1 Compact ve Sony Xperia Z3 Compact’ta ise 720p(HD) çözünürlüğe Adreno 330 grafik birimi bulunuyor.Buda diğer telefonlara göre büyük bir avantaj sağlıyor.3D Mark test sonuçlarında 4. sırada yer alıyor.Yani gerçekten çok iyi 3d grafik performansına sahip.
    Ekran
    Ekran 720p diyince kötü olduğunu düşünmemek,gerekiyor.Ekran gerçekten çok iyi renkler ve yeterli parlaklık sunuyor.Ekran Ne kadar Z1 ile aynı özellikler olsada Z1’e göre ekranında bir avantaja sahip.Z1’de TFT teknolojisi kullanılırken Sony Xperia Z1 Compact’ta IPS teknolojisi kullanılıyor,bu nedenle ekran daha canlı bir sonuç veriyor.
    Kamera
    Kamera konusunda gündüz çekimleri sonuçları gayet iyi(Gündüz çekimlerine hesabımdan göz atabilirsiniz) ama gece çekimlerinde aynı şeyi söylemek mümkün değil manuel modda ISO(vs.) ayarını yaptıktan sonra bile ancak yeterli diyebilirim.Gece çekimlerinde İphone 5S’in ve Xperia Z1’i daha iyi olduğunu söylemek gerekiyor.Kamera uygulamaları açısından Z3 ve Z3 Compact için çıkan uygulamalar hariç tüm uygulamaları destekliyor.Ön kamerası bana göre yeterli sayılır seviyesinde.
    Sağlamlık
    Sağlamlık açısından telefon,ön tarafında kırılmaz çizilmez bir cam,yan tarafında metal bir çerçeveye sahip,arka tarafında ise plastik bir kapak bulunuyor bana göre en büyük dezavantajı burada.Arka kapak gerçekten çok çabuk ve çok hızlı çiziliyor.Telefonu aldıktan sonra arka tarafa koruyucu almak çok gerekli.Sağlamlık dendiğinde telefonun suya ve toza gerçekten çok dayanıklı olduğunu söylemek gerekiyor.
    Güncelleme
    Z1 Compact güncelleme konusunda şuanda Sony’nin Z1,Z Ultra,Z3,Z3 Compact ile en güncel telefonu.Nexuslar’dan sonra Android 4.4.4 güncellemesini alan ilk Android telefon oldu.
    Sony Xperia Z1 Compact&Sony Xperia Z3 Compact
    Z3 Compact ile karşılaştırmak gerekirse,Z3 Compact ülkemize geldiğinde fiyat olarak daha aşağı seviyeye inecektir şuan Sony Centerlar’da 1650tl fiyat etiketine sahip.Sony Xperia Z3 Compact’ın kamera açısından bu telefondan daha ileri olduğunu söylemek gerekiyor.Z3 Compact’ın işlemcisi Snapdragon 801 olsada,Snapdragon 800 hala çok güçlü bir işlemci.Normal hayatta bu iki işlemcinin arasındaki farkı ayırt etmek çok güç.Z1 Compact’ın çerçeve sağlamlığı ve piksel yoğunluğu değerinde Z3 Compact’tan daha ileri olduğunu söylemek gerekiyor.
    Sony Xperia Z1 Compact&İphone 5S
    İphone 5s ile kıyaslamak gerekirse,biri İOS diğeri Android işletim sistemine sahip.Kişilere göre değişir.Donanım açısından Z1 Compact’ı ve İphone 5S’i,İOS kullanıcısı olmadığından ve bilgimin yetersiz olduğunu düşündüğümden değerlendiremeyeceğim.

    www.teknoseyir.com

    Asus ZenFone 5

    Asus uzun zamandır girmediği ucundan baktığı telefon dünyasına artık tam anlamıyla giriş yaptı. ZenPhone serisi ile 4,5 ve 6” telefonlar piyasaya süren Asus telefonların hepsinde İntel işlemci kullanıyor. Uygun fiyatlı olna telefonlar yakında Türkiye’de de satılmaya başlanacak.
    Asus ZenPhone 5 Teknik özellikler
    –Intel Atom Z2580 çift çekirdekli 2.0 ghz X86 tabanlı işlemci
    –PowerVR SGX 544MP2 grafik birimi
    –5” 1280×720 IPS ekran 294 PPİ
    –2GB ram 8GB dahili hafıza Micro sd kart desteği
    –8MP F2.0 BSI oto fokus arka kamera ve led flaş
    –2MP ön kamera
    –HSPA+ 4G, Gps,A-Gps, Wifi b/g/n, bluetooth 4.0
    –2110 mAh batarya
    –Android 4.3 (4.4 güncellemesi alacak)
    –145 gram
    –10.3mm kalınlık
    Teknik özellikleri değerlendirmek gerekirse İntel’in mobil işlemcileri artık kendisini kanıtladığı için pek endişe duymuyorum düzgün optimizasyonda yapınca iyi çalışıyor, akıcılıkta ve performansta bir sorun çıkarmıyor. Grafik birime teknolojiyi yakından takip edenler aşinadır. Pek çok cihazda kullanıldı 720p çözünürlüğünde düzgün performans vereceği bilinen bir durum. Ram’in kısılmaması güzel olmuş 1GB ram olsaydı ileride güncelleme konusunda sorun olacaktır ama Google’ın yaptığı geliştirmeler ve daha az sistem gücü istiyen Android sürümleri ile uzun süre güncelleme alma potansiyaline sahip. 8MP kameranın diyaframının F2.0 olması düşük ışıkta güzel çekeceğini gösteriyor zaten Asus’da bunu vurguluyor.
    http://www.youtube.com/watch?v=Z_TPqwDYStI
    Ön kamera ise çok yüksek olmasada düşük de olmayan yeterli bir çözünürlüğe sahip. Ülkemizede de yakında gelecek olan 4G’nin desteklenmesi önemli ancak Wifi konusunda dual band ve ac ye detek vermeliydi. ac olmasa bile dual band olmalıydı. 2110 mAh batarya 5” bir telefon için tahminen iyi bir pil ömrü sunacaktır. Android 4.3 ile kutudan çıkıyor ancak 4.4 güncellemesi alacaktır.
    Telefonun alışılagelmişin dışında mor ve kırmızı renk seçenekleride bulunuyor. Toplam 4 farklı renk seçeneği olan cihazın ön tarafı alt bar dışında tamamen koruyucu cam ile kaplı. Butonlar ekranda kapasitif olarak bulunuyor. Arka tarafı mat ve yumuşak bir malzemeye sahip arkada dikkat çeken şey ise diğer teleofnlara göre oldukça büyük olan hoparlör. Uzunca yayılmış Sonic Master gibi ses teknolojilerinide destekliyor.
    Telefon Android 4.3 ile geliyor ancak önceki Asus ürünleri gibi safa yakın değil özellikleştirlmiş bira arayüzle geliyor. ZenIu arayüzüne sahip olan telefonlarda kilit ekranında o gün yapılacaklar saat hava durumu gibi bilgiler otomatik olarak gösteriliyor. What’s Next isimli uygulama üzerinden yürütülen bi işlevde uyulamaya Google hesabınızı ve Facebook hesabınızı bağlayarak oradaki etkinlik ve görevlerin senkronize olmasını sağlayabiliyorsunuz. What’s Next uygulamasının dışnda Do it Later isimli ayrı bir uyulama bulunuyor buda any.do nun gördüğü görevi üstleniyor. Arayüzün genelinde ise yuuşak kenarlar ve farklı renkler hakim durumda. İkonların hepsi biribirinden farklı bir renge sahip ve kafa karıştırmayan şık bir görüntüye sahipler. Bazı cihazlarda ikonlar çok benzediği için karışıklık olabiliyor. ZenUı arayüzünü kullanan birisi olarak arayüzün hızlı ve akıcı olduğunu söyleybilrim ancak çok azda olsa takılmalar yaşanabiliyor. Asus önceden tabletlerini uyuglamalrla doldururdu ama bu kez ondan vazgeçmiş durumda eskisine göre daha az uygulama var ve bunların bazılarını kaldırabiliyoruz.

    www.teknoseyir.com

    Canon EF 50mm f/1.8

    Canon dSLR fotoğraf makineleri için f 1.8 değerine sahip güzel bir lens.
    – ” Bokeh ” li fotoğraflar çekmek için güzel bir lenstir.
    – Konuyu arka plandan ayırmakta güzel iş görür.
    – Portre çekimlerinde kullanılabilir.
    – Sabit odak olması bir konu çalışmak için idealdir. Bakış açısı sağlar.
    Olumlu yorumlarım:
    – 200 Küsür TL civarına alınabilecek en iyi F değerine sahip lenstir.
    – Full Frame makineler ile uyumludur.
    Olumsuz yorumlarım:
    – süper bir malzeme kalitesi yoktur. Çok da önemli değildir zaten. Sonuçta süs eşyası değil..
    – Netlemesi biraz sesli çalışabilir. Yine problem teşkil etmez.
    – Daha hızlı odaklayabilen versiyonu vardır ama kesenin ağzını açmanız gerekir. ( Bence gerek yoktur.)
    Sonuç:
    Fotoğraf makinesi alırken yanında alınması gereken bir lenstir. İş görür.

    www.teknoseyir.com

    www.instagram.com/handeteymur

    www.instagram.com/handeteymur

    GÖKYÜZÜ FOTOĞRAFI NASIL ÇEKİLİR ?

    Gökyüzü fotoğrafı nasıl çekilir ? Güzel gökyüzü fotoğrafı çekmenin sırları nelerdir ? Gökyüzü fotoğrafı çekerken fotoğraf makinası ayarları nasıl olmalıdır? Bir fotoğrafçı olarak bulutların benim için dayanılmaz bir cazibesi vardır. Bulutlar fotoğraflarınızı oldukça etkileyici hale getirirler. O yüzden fotoğraflarımda mümkün olduğunca bulutlu bir gökyüzünü kadrajıma almaya çalışırım. Bulutlar özellikle güneşin doğma ve batma saatlerinde gökyüzünde tam bir renk cümbüşü oluştururlar. Bu saatler çekim için en uygun zamanlardır. GÖKYÜZÜ ÇEKİMLERİNDE HANGİ LENSİ KULLANMAK LAZIM ? Engin gökyüzünün o ihtişamını fotoğrafınızda tam anlamıyla yansıtabilmeniz için geniş açı bir lens kullanmanızı öneririm. Örneğin ben fotoğraflarımda Sigma 10-20 gibi süper geniş açı bir lensi tercih ediyorum. Özellikle bulutlu gökyüzüne sahip fotoğraflarımda gökyüzünün ihtişamıyla manzaramı bütünleştirmek istediğimde süper geniş açılar vazgeçilmezimdir. Ama gökyüzünde bulut yoksa bu tarz bir lens sıkıcı boşluklara sebep olabilir. Eğer bulutlu gökyüzü çekiminizi günbatımı ve doğumu dışındaki bir saatte yapıyorsanız polarize bir filtre kullanmanızı tavsiye ederim. Polarize filtre mavi gökyüzüne asılı haldeki bulutlarınızın beyazlığını arttırarak onları daha çarpıcı hale getirecektir. Polarize filreyi saat yönünde çevirerek bulutlardaki değişimi bizzat görebilirsiniz. GÖKYÜZÜ ÇEKİMLERİNDE FOTOĞRAF MAKİNASI AYARLARI NASIL OLMALI ? Özellikle gün batımı ve doğumu sırasında gökyüzündeki bulutlardaki renk değişimlerini fotoğrafımıza yansıtmamız çok önemli. Bu saatlerde gökyüzünü inceleyecek olursanız ufuk çizgisinden tepe noktaya kadar çeşit çeşit renk katmanları olduğunu göreceksiniz. Eğer otomatik modda çekim yaparsanız bunları tam anlamıyla yansıtmanız zor olacaktır. Buradaki püf nokta pozlamanızı normalden az yapmanız gerektiğidir. Ne kadar az pozlarsanız renkler o kadar doygun çıkacaktır dolayısıyla ufuktan gökyüzünün tepe noktasına kadar olan bölümdeki renk katmanları belirginleşecektir. Pozlamanızı makinanızın ideal olarak işaret ettiği ayardan 2-3 durak az yapın. Fotoğrafı çekip kontrol edin. Çok karanlıksa bir tık fazla pozlama yapın. ISO ayarlarınız için 100 yeterlidir. F değeri olarak 4.5-5.6 kafi gelecektir. Umarım yardımcı olabilmişimdir. Hepinize iyi çekimler... www.kolayfotograf.net

    GÜZEL MANZARA FOTOĞRAFI NASIL ÇEKİLİR ?

    1-Güzel manzara fotoğrafı çekmek için erken kalkmak lazım. Eğer güneş yükselmeye başlamışsa siz birçok güzelliği fotoğraflamayı kaçırmışsınız demektir. Örneğin böyle bir fotoğrafı çekmeyi planlıyorsanız, bunu güneş doğmadan hemen önce o manzarayı çekmeyi planadığınız yerde üçayağınızı kurup makinenizi hazırlamış olarak güneşin doğmasını bekliyorsanız başarabilirsiniz. Diyelim ki bu fotoğrafı daha geç bir saatte öğlen vakti çektiniz. O zaman göreceğiniz manzara bu değil. yansımaların,ışık patlamalarının olacağı bir fotoğraf olacaktı Manzara fotoğrafı çekerken günde 1 saat vaktiniz vardır. Bu bir saatin 30 dakikası sabah güneş doğmadan hemen önce, 30 dakikası da akşam güneş battıktan hemen sonradır. Sabahları genelde soğuk renkler hakim olacağından sis, bulut, orman, dağ gibi manzaraları çekmeyi tercih edebilirsiniz. Akşamları da genelde sıcak renkler hakim olacağından ona göre konuları tercih edebilirsiniz. 2-Göl ve yansıma fotoğrafları için akşam seçilebilecek en kötü zamandır. Göl yüzeyi genelde sabah gün doğarken sakin ve ayna gibidir. Ancak öğlene doğru çıkan rüzgar sizin bu konuda istediğiniz sonucu almanızı gün boyu engelleyecektir. O nedenle göl ve yansıma fotoğrafları için de sabah gün doğmadan yola düşmek gerek. 3- Amacınız dere, şelale, dalgalı deniz gibi yerlerde uzun pozlama ile fotoğraf çekmekse o zaman seçeceğiniz en güzel zaman akşam gün battıktan hemen sonra olmalı. Neden akşam derseniz, sabahları genelde rüzgar olmaz, dolayısı ile dalga da olmaz. Ayrıca akşamın sıcak renkleri şelale, kanyon, dere, deniz gibi yerleri daha görkemli gösterir. Ya da kapalı bulutlu bir havayı beklemelisiniz. Ancak böyle havalarda kadrajınızda gökyüzüne hiç ya da çok az yer vermeniz geretiğini de unutmayın. 4- Filtrelerinizi yanınızdan ayırmayın. Özellikle renklere doygunluk katmak, istenmeyen parlama ve yansımaları yok etmek için polarize filtreniz mutlaka yanınızda olmalı. Bazan uzun pozlama yapmak için de Nötral Yoğunluk (Neutral Density = ND) filtreniz işe yarayacaktır. www.kolayfotograf.net

    DÜŞÜK IŞIK KOŞULLARINDA NASIL NET FOTOĞRAF ÇEKİLİR ?

    1. ENSTANTANE HIZININ SEÇİMİ (DEKLANŞÖR HIZININ) Belkide kamera sarsıntısının önlenmesinde en önemli faktör deklanşör hızıdır. Sadece titreşim azaltma, görüntü sabitleme gibi özelliklere güvenirseniz bu hata olur. Şimdi size fotoğraf makinanızı titretmeden fotoğraf çekmenizi sağlayacak minumum enstantane hızını belirleyecek çok basit bir bir formül vereceğim : 1/ODAK UZAKLIĞI Örneğin full frame bir makinada 100mm’lik bir lens kullanıyorsanız minumum enstantane hızınız 1/100 olmalıdır DİKKAT !!! çoğumuzun kullandığı makina full frame değil. Bu durumda bizim tarz makina kullananlarda devreye crop faktör giriyor arkadaşlar. Her makinanın crop değeri değişiktir. Örneğin Canon 600D için crop değeri 1.6’dır. Bu durumda doğru enstantane hızını bulmak için odak uzaklığı ile bu crop değerini çarpmam lazım. Örnekleyecek olursak Canon 600 D üzerinde 100mm’lik bir lens takılı ise en uygun enstantane hızı minumum 1/160 olmalıdır (100X1.6 =160) Bu crop değerleri her makina için değişik olmaktadır internette modelinizi ve crop yazarak araştırın çıkacaktır. Ben de bir liste halinde sayfamızda yayınlayacağım 2. FOTOĞRAF MAKİNANIZI BİR ZEMİNE KOYUN Çözümlerden birisi de fotoğraf makinanızı bir zemin üzerine koymanızdır. Bu bir sandalye, veya kaya parçasıda olabilir. Kullanabileceğiniz uygun malzemelerden bir tanesi de fotoğraf makinanızın çantasıdır 3. DÜZGÜN TUTUŞ TEKNİĞİ. Hiç çareniz kalmadı ve düşük enstantanede çekim yapmak zorundasınız. Bu durumda fotoğraf makinanızı tutuş şeklinizde önem kazanmaktadır. Kollarınızı dirseklerinizden itibaren vücudunuza yapıştırın. Sol elinizle fotoğraf makinanızın gövdesinden altından tutarken sağ elinizin işaret parmağıyla deklanşöre basın. Bazıları deklanşöre basmadan evvel nefesinizi tutmanızı önerirken bazıları da bunun stres yaratabileceğinden buna gerek olmadığını söylemektedir www.kolayfotograf.net

    İphone6 ların Tamir Ücreti Ne Kadar?

    Apple yeni akıllı telefonları iPhone 6 ve iPhone 6 Plus'ı dün itibarıyla Kanada, İngiltere, Fransa, Almanya, Avustralya, Japonya, Hong Kong ve Singapur gibi ülkelerde satışa çıkardı. İlk günden Apple Store'lar alıştığımız gibi doldu taştı. Apple'ın ilk gün satış rekorunu kırıp kıramayacağını önümüzdeki günlerde öğreneceğiz. Bunların dışında satılan iPhone 6 modellerinin garanti dışı tamir ücretlerinin ne kadar olduğunu merak ediyor musunuz? Apple'ın resmi sitesinden yapmış olduğu açıklamaya göre 4.7-inç iPhone 6'nın ekran tamiri 109 dolara yapılırken, 5.5-inçlik iPhone 6 Plus'ınki ise 129 dolara yapılıyor. Batarya konusundaki tamirlerde ise Apple her iki model için de 79 dolar talep ediyor. Diğer tamirlerde ise 299 dolar ile 329 dolar arasında değişen ücretler bulunuyor.

    İphone6 Şarjı Ne Kadar Gidiyor?

    Apple'ın yeni telefonları iPhone 6 ve iPhone 6 Plus için ilk incelemeler gelmeye başladı. İncelemelerde ortak noktalar, iki telefonun da güzel bir kullanım sunduğu ve yüksek performans gösterdiği yönünde. İncelemelerde, iki telefonun da ekran görüntü kalitesinin başarılı olduğu, ancak iPhone 6 Plus'ın iPhone 6'yla kıyasla daha iyi görüntü sunduğu bildiriliyor. Testlerde, iPhone 6 Plus'ın şarjının normal kullanımda 2 günü gördüğü, iPhone 6'nın da bir günün üzerine çıktığı söyleniyor. Tasarım konusunda iki cihazın da ince, güzel ve kullanışlı olduğu bildirilirken, iPhone 6 Plus'ın gövdesinin biraz kaygan olduğu da belirtilmiş. Wi-Fi bağlantı hızına da dikkat çekilmiş. iPhone 6'nın Wi-Fi bağlantı hızının iPhone 5s'ten yaklaşık 2 katı daha iyi olduğu, Samsung Galaxy S5'inkinden de %25 civarında daha iyi olduğu tespit edilmiş. İncelemelerde beğeniyle söz edilen özellikler arasında, telefonların başarılı ana kameraları da gösteriliyor. Yeni kameralardaki optik görüntü sabitleme özelliği ve hızlı çekim sayesinde güzel görüntüler elde edilebiliyor. iPhone 6 Plus'ın çok şık bir görünüme sahip olduğu, ancak tek elle kullanımının zor olduğunu dile getirenler de var. www.teknokulis.com